Hepimizin hayatında sık tekrar eden olaylar vardır. Zaman ve kişiler değişse de olaylar hep aynı bir şekilde devam eder. Bu durum zamanın hızla ilerlemesiyle birlikte yaş aldıkça çok can sıkıcı bir hal alır ve daha da ağırlaşır.
Bu ağırlık ve çaresizlik içerisinde mutsuzluk alıp başını gider. Huzursuzluk, kızgınlık, haykırışlar ve isyan günleri de bir türlü bitmez.…
Düşünüz nedir? Belki bir sabah düşünüze uyanır ve gerçekleşmesi için eyleme geçersiniz?
Ne olmak istiyorsunuz? Neye dönüştüğünüzü biliyor musunuz? Bu soruların yanıtları önemlidir. Hayat sizi ısrarla neye çekiyor? Neden bu kadar olmamak için çaba harcıyorsunuz?
Direnmek neden? Varoluşa ters düşmek neden?
Denizde uçmak, havada yürümek, karada yüzmek mümkün değildir. Doğaya ve evrensel yasalara aykırıdır.
Peki sen neden doğana aykırı davranıp…
Evrende her şey denge ve uyum üzerine kurulmuştur. Yaşamlarımızın sihri de bu dengede gizlidir.
Kendi içimizde yaşadığımız huzursuzluk, mutsuzluk ve kavgalar bu dengenin bozulduğunun habercisidir.
Bir örnek vermek gerekirse,
Çevremizde işe bağımlı “işkolik” diye nitelendirdiğimiz insanlar vardır. Bu kişiler sadece işlerine fokus olarak diğer alanlardaki kontrolü yitirmiş ve doğal yaşam dengelerini bozmuşlardır. Bu durumda terazinin bir kısmı her zaman…
Bu yazımı bana sıkça gelen konu olan değer üzerine yazmak istedim.
Değer özgüvenin olumlu, değersizlik ise olumsuz yansıması olarak karşımıza çıkar. Değersizlik inancı özgüvende oluşan bir travmanın sonucudur.
Tüm insanlar kendini değerli görmek isterler. Ancak dünyadaki çoğu insan yaşamlarında bunu başaramazlar.
Varoluşumuz ile birlikte yaşama değerli başlarız. Zaman ilerledikçe bu inanç kendini değersizliğe dönüştürmektedir. Aslında arayışımız tamamen kendimizi değerli görmek…
Saat sesini hatırlatıyor değil mİ? Tik tak, tik tak gibi, -ceeeekkk -caaaakkk
Nedir bu cek cak?
Bundan sonrası için gelecek zamanda yapa”cak”larımız ve ede”cek”lerimiz.
Herkes her gün plan yapıyor gelecek için. Kitap okuyacağım, mercedes alacağım, zengin olacağım, evleneceğim, tiyatroya-sinemaya- konsere gideceğim, villada oturacağım, yüksek lisans yapacağım, dünyayı gezeceğim, ayda 50 bin lira kazanacağım vb. bu örnekleri çoğaltabiliriz. Peki…
Hayallerim ve düşüm,
Hayatım ve yapmak istediklerim.
Hayat bir türlü bu fırsatı bana vermedi. Onca düşüm var ki, bekliyorum bana ne zamana kader gülecek diye.
Sık sık mersin Limanına giderim. Düşünürüm, seyrederim, dalarım düşlerime. Gelen-giden gemilere bakarım. Nereye gidiyorlar merak etmişimdir hep. Ya çalışanlara ne demeli? Onlar da benim gibi hayatın fırsat vermesini mi bekliyorlar? Ne büyük bir…
Pazardan domatesin, elmanın ya da mandalinanın çürüğünü, fırından ekmeğin bayatını, marketten son kullanma tarihi geçmiş ürünleri alıyor muyuz? Dişimiz çürümüş ise yıllarca böyle dolaşıyor muyuz? Evimiz havasız kalmışsa bu şekilde oturmaya devam ediyor muyuz?
Bu soruların yanıtları belli “HAYIR”
Pazarda sebze ve meyvelerin, fırında ise ekmeğin taze olmasına dikkat ederiz. Hatta biz seçeriz. Markette ürün seçerken sağlığımız…
Günümüzde ilişkiler karmakarışık bir hal alırken insanlarda bağlı olmak ile bağımlı olmayı ayırt edemez duruma gelmişlerdir.
Bağlı olmayı, bir kişiye özgürce sevgi, saygı ve yakınlık duymak olarak açıklayabiliriz. Bağımlı olmayı ise bir kişiye muhtaç olma, özgürce hareket edememek, duygu ve düşüncelerimizi kontrol altına alamamak olarak da tanımlayabiliriz. Kısacası kendimiz olamamadır. Korku temelli sevgidir.
Bir kişi karısının ya…
Arkadaş Seçimleri üzerine…
Arkadaşlarınızı nasıl seçersiniz, bu seçimlerde nelere dikkat edersiniz hiçbir fikriniz var mı? Bir iki ortak nokta bulup hemen arkadaş mı oluyorsunuz? Peki bu seçimlere ego ve değer etki eder mi? Hemen açıklayayım.
Seçimleriniz tamamen değer üzerine kuruludur. Değer nedir?
Değer kabul edilen karşılık demektir.
Bu nedenle tüm seçimlerinizi değer üzerine yaparsınız. Birçok insan içsel olarak kendini değerli…